Kişilik Bozuklukları

kisilik-bozukluklari

Kişilik Nedir?

Kişilik, kişinin günlük yaşamdaki karakteristik duygusal ve davranışsal özelliklerinin tümü

olarak tanımlanır.


Kişilik Bozukluğu Nedir?

Her insan çevresiyle sürekli etkileşim halindedir ve çevresine uyum sağlamaya çalışır. Kendi yararına olan, ama çevresine de ters düşmeyen çözümler geliştirir. Kendi dürtüleriyle çevre istemlerini bağdaştırmaya çalışır. Bu amaca genellikle egonun düzenleyici, uzlaştırıcı ve bütünleyici işlevleri ile ulaşır. Kişilik bozukluklarında uyumsuzluk ego ile çevre arasındadır. Kişilik bozukluğu kendini insanlar arası ilişkilerde gösterir. Kısaca kişilik bozukluğu, kişinin kültürüne göre beklenenden önemli ölçüde sapmalar gösteren, süre giden bir iç yaşantı ve davranış örüntüsüdür, yaygındır ve esnekliği yoktur, ergenlik veya genç erişkinlik yıllarında başlar, zamanla kalıcı olur, sıkıntı ve işlevsellikte bozulmaya yol açar.


Kişilik Bozuklukları 3 Küme Ayrılır.


A)

Tuhaf/Eksantrik Küme

Bu küme, tuhaf, eksantrik düşünce ve davranışların gözlenmesi sebebiyle bu adı almaktadır. Bu küme içerisinde yer alan türler: Şizoid Kişilik Bozukluğu, Paranoid Kişilik Bozukluğu, Şizotipal Kişilik Bozukluğu olarak adlandırılır.

Paranoid Kişilik Bozukluğu:

Yeterli bir kanıt olmamasına rağmen insanlardan şüphe duyma, zarar göreceğine yada aldatılacağına dair endişeler, etrafa güvensizlik, kendi hakkındaki bilgiyi ona karşı kullanacaklarına dair şüphe, bu şüphe ve korku dolayısıyla insanlara güvenme konusunda isteksizlik, ipuçlarını zarar göreceği yönünde yorumlama, öfke ya da düşmancıl tarzda tepkiler, kin duyma, eşin/partnerin onu aldattığına dair şüphe duyma ve sadakatinden emin olamama gibi belirtiler gözlenmektedir. Erkeklerde daha sık görülmekle birlikte popülasyondaki gözlenme sıklığı %2-3 civarıdır.

Şizoid Kişilik Bozukluğu:

Sosyal ilişkilerden kopuk olma, kişilerarası ilişkilerde sınırlı şekilde duygu ifadesi, yakın ilişkilerden keyif almama, izole olma, tek başına yapılacak aktiviteleri tercih etme, birine karşı cinsel arzu ve istek duymama, pek az sosyal aktivitede yer alma, yakın arkadaş eksikliği, insanların övgü ve eleştirilerine karşı umarsız olma, duygusal olarak soğukluk, kopukluk ve künt ifade gözlenen belirtiler arasındadır. Toplumda %4 oranında görüldüğü bilinmektedir. İlgili belirtiler, erken yetişkinlik döneminden itibaren gözlenir.

Şizotipal Kişilik Bozukluğu:

Sosyal ve kişilerarası ilişkilerde akut şekilde ortaya çıkan ve yakın ilişki kurma konusunda azalan becerileri ifade eden bir bozukluktur. Aynı zamanda bilişsel ve algısal bozulmalar, tuhaf tarzda davranışlarla karakterizedir. Tuhaf inanç ve büyüsel düşünceler (batıl inanç ve kehanet gibi toplumsal inançlardan farklı olarak) eşlik eder (örneğin, telepati ya da altıncı hissi olduğunu düşünmek gibi). Tuhaf tarzda düşünce ve konuşma tarzı vardır (kalıp tarzda, belirsiz, metaforik, aşırı detaylı gibi). Şüpheci ve Paranoid tarzda düşünceler gözlenir. Mevcut durumla ilgisiz ya da uyumsuz tarzda duygulanım, yakın veya birincil düzeyde yakın arkadaş eksikliği, sosyal ortamlarda aşırı derecede kaygı ve korku duyma (Paranoid tarzda düşünceler eşlik edebilir). Erken yetişkinlik döneminde başladığı ve toplumda %1-2 oranın görüldüğü bilinmektedir.


B)

Dramatik/Değişken Küme

Bu kümede yer alan bozukluklar, duygusal olarak dramatik bir içerik taşıdığından ve yordanamayan düşünce şekli ya da davranışları içerdiğinde bu adla adlandırılır. Bu kümede; Antisosyal Kişilik Bozukluğu, Borderline (Sınır) Kişilik Bozukluğu, Histriyonik Kişilik Bozukluğu, Narsisist Kişilik Bozukluğu yer almaktadır.

Antisosyal Kişilik Bozukluğu:

Başkalarının hakların ihlal etme, sosyal normlara ve kanunlara uyum sağlayamama, çoğunlukla adli süreçle sonlanacak şekilde suça bulaşma, suça eğilimli olma, kendi çıkarlarını göz önünde bulundurarak yalan söyleme, kandırma, dürtüsel davranışlar, öfke ve agresyon (çoğunlukla fiziksel olarak kavgaya karışma), başkalarının güvenliğini umursamama, belirli bir işi istikrarlı olarak sürdürememe, çalma, yaptığı olumsuz bir davranışlar ardından pişmanlık duymama en sık gözlenen belirtiler arasında yer alır. Erkeklerde daha sık olmak üzere görülme sıklığı %1-3 civarıdır. Genellikle 15 yaşından itibaren belirtiler gözlenmeye başlar ancak tanı alma yaşı en az 18’dir.

Borderline (Sınır) Kişilik Bozukluğu:

Kişilerarası ilişkilerde ve kendilik algısında tutarsız şekilde duygulanım ve davranışlar gözlenir. Ayrışma bireyselleşme sorunları, duygulanımı denetleme sorunları ile ilgili belirtiler ve yoğun kişisel bağlılıklar temelde görülebilir. Terk edilmeye karşı aşırı korku duyma, ya hep-ya hiç yasasıyla davranma, kimlik karmaşası, kendine zarar verici davranışlar, sürekli boşluk hissi, öfke patlamaları gibi belirtiler gözlenir. Kadınlarla daha sık olmak üzere toplumda görülme sıklığının %6-10 arasında olduğu bildirilmekle birlikte klinik örneklemde bu oranın %10’lara ulaştığı bilinmektedir.

Histriyonik Kişilik Bozukluğu:

Dramatik, duygusal, etkileyici davranış kalıplarının olduğu bozukluktur. İlgi odağı olma beklentisi, baştan çıkarıcı davranma, fiziki görünümüne aşırı dikkat ve insanları kullanma, hızlı değişen duygulanım, gösteriş, başkalarından kolay etkilenme ön plandadır. %1-2 oranında görülür. Kadınlarda daha yaygındır. Baştan çıkarıcı özelliğe karşın cinsellikten korkma temel bulgudur.

Narsisist Kişilik Bozukluğu:

Kendini beğenme ve öz saygı ile aşırı ilgilenmenin olduğu bozukluktur (başarıları aşırı derecede abartma vb.). Zihni sürekli sınırsız güç, başarı, güzellik ya da ideal aşkı düşünmekle meşguldür. Üstünlük duygusu, beğenilme gereksinimi, kendini karşısındakinin yerine koyamama, küstahlık, insanları sömürme, başlarının onu kıskandığına dair inanç, kibir temel belirtileridir. Toplumda görülme sıklığı %1-6 civarıdır.


C)

Kaygılı/Korkulu Küme

Bu kümede yer alan içerikler kaygılı ve korkulu tarzda düşünce ve davranışları içerir. Çekingen/Kaçıngan Kişilik Bozukluğu, Bağımlı Kişilik Bozukluğu, Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu olarak üç alt tipi bulunmaktadır.

Çekingen/Kaçıngan Kişilik Bozukluğu:

Yetersizlik hissi, sosyal olarak içe çekilme, olumsuz değerlendirmeye karşı aşırır hassasiyet gözlenir. Eleştiri alma, reddedilme ya da onaylanmama kaygısı nedeniyle kişilerarası ilişki ve aktivitelerden kaçınma, kesin olarak sevildiğini hissetmediği takdirde insanlarla etkileşime girme konusunda isteksizlik, utanılma ya da alay edilme korkusuyla yakın ilişkilerde mesafeli olma, sosyal ortamlarda rencide edileceğine dair inanç, utandırılacağı düşüncesiyle kişisel olarak risk alma konusunda isteksizlik belirtiler arasındadır. Toplumda %2 civarında oranında görülür.

Bağımlı Kişilik Bozukluğu:

Bağımlı, boyun eğici, yapışkan tarzda davranış, ayrılma kaygısı, gündelik kararlarla ilgili sürekli olarak tavsiye alma ve yönlendirilme ihtiyacı, önemli konularda sorumluluk almak için başkalarına ihtiyaç duyma, başkalarıyla anlaşmazlığa düşse de ifade etmekte zorlanma, kendi başına bir işi başlatma konusunda zorluk, temel ihtiyaçlar konusunda başkasının bakımına ihtiyaç duyma, yalnız kaldığında rahatsız ve çaresiz hissetme, yakın ilişkilerde ısrarla birine ihtiyaç duyma, terk edilmeye dair aşırı derecede korku en sık gözlenen belirtiler arasındadır. Görülme sıklığı %1 civarıdır.

Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu:

Mükemmeliyetçilik ve esnek olamama, ayrıntılar üzerinde aşırı uğraşma, işin bitirilmesini zorlaştıran bir mükemmeliyetçilik, kendini işine aşırı düzeyde adama, başkalarına bir iş verme konusunda isteksizlik (onun kadar iyi yapamayacaklarını düşünme), eskimiş veya değersiz şeyleri saklama, cimrilik, katılık ve inatçılık hakimdir. Görülme sıklığı erkeklerde daha sık olmak üzere %2-7 civarıdır.

Dikkat - Online danışmanlık hizmeti, herkese uygun bir hizmet değildir.
İntihar veya kendine zarar vermek gibi düşüncelere sahipseniz, sitedeki hizmetler size uygun olmayabilir.
Bu durumdaysanız aşağıdaki yardım numaraları ile iletişime geçmenizi tavsiye ederiz.

Acil Yardım Hattı: 112, Polis İmdat Hattı: 155, Aile İçi Yardım Hattı: 183, Uyuşturucu İle Mücadele Yardım Hattı: 191