Anksiyete Obsesif – Kompulsif Bozukluk

anksiyete-obsesif-–-kompulsif-bozukluk

ANKSİYETE NEDİR?


Anksiyete bozukluğu, günlük yaşamı ve iş hayatını olumsuz etkileyen, tedavi edilebilir bir psikolojik rahatsızlıktır. Belirtiler fiziksel (kalp çarpıntısı, nefes darlığı, baş ağrısı, mide problemleri), duygusal (sürekli endişe, yalnızlık, huzursuzluk), davranışsal (kaçınma davranışları, mükemmeliyetçilik), zihinsel (endişe dolu düşünceler, konsantrasyon güçlüğü) ve sosyal (sosyal izolasyon, iletişimde zorluk) olabilir. Nedenleri genetik yatkınlık, beyin kimyasındaki dengesizlikler, çevresel stres, travmatik olaylar, kişilik özellikleri ve nörolojik faktörlerdir. Risk faktörleri arasında aile öyküsü, çocukluk dönemi stresi, belirli kişilik özellikleri, bireysel duyarlılık, kronik hastalıklar ve aile ortamı yer alır. Sosyal anksiyete, sosyal ortamlarda aşırı endişe ve korkudur. Anksiyete bozuklukları arasında genel anksiyete bozukluğu, sosyal anksiyete bozukluğu, panik bozukluk, agorafobi, özgül fobi, obsesif-kompulsif bozukluk ve travma sonrası stres bozukluğu bulunur. Tanı, uzman tarafından konur ve tedavi anksiyolitik ve antidepresan ilaçlar, bilişsel-davranışçı terapi, gevşeme egzersizleri ve maruz bırakma çalışmalarını içerir.


OBSESİF – KOMPULSİF BOZUKLUK NEDİR?


Obsesif Kompulsif Bozukluk, beynin karar veren bölgesinin çalışma bozukluğudur. Beynin özelliği duygu ve düşünce üretip davranışa dönüştürmesidir. İnsanın aklına her türlü düşünce gelir.

Obsesif-kompulsif bozukluk, bireyin rahatsız edici düşüncelere sahip olduğu ve/veya belirli rutinleri, sıkıntıya yol açacak veya genel işlevi bozacak ölçüde tekrar tekrar yapma ihtiyacı hissettiği zihinsel ve davranışsal bir bozukluktur.



OBSESYON

 Genel tanım: Genel tanım: Tekrarlayan zihni meşgul eden düşünceler. Tekrarlayan zihni meşgul eden düşünceler.

Özel Tanım: Yaşantılaşan kişi tarafından Kabul edilemez.

Çirkin ve tiksindirici bulunan Tekrarlayıcı

 İstenilmeyen, ego distonik İstenilmeyen, düşünceler


KOMPÜLSİYON

Kişinin isteği dışında gelişir, sıkıntıya, huzursuzluğa, kaygıya neden olur ve kişi tarafından mantık dışı olarak değerlendirilir. Kompulsiyonlar, takıntılı düşüncelerin neden olduğu yoğun sıkıntıyı ve huzursuzluğu azaltmak ya da ortadan kaldırmak için gerçekleştirilen yineleyici davranışsal ve zihinsel eylemlerdir.


 

OBSESİF – KOMPULSİF BOZUKLUĞUN ALT TİPLERİ

 

1 Bulaşma Obsesyonu ve Temizlik Kompulsiyonu

•     Kişinin bedeninin ve giysilerinin kir, mikrop, toz gibi etkenler; kimyasal maddeler, deterjanlar, zehirler ile idrar ve diğer beden salgıları ile bulaşacağına ilişkin takıntıları ve bu takıntıların yarattığı sıkıntıyı gidermek için yaptığı davranışlarıdır.

 

2 Kuşku obsesyonu ve kontrol kompulsiyonu

•     En sık görülen obsesyon ve kompulsi-yonlardandır. Kişi gaz ocağı, kapı, kilit gibi nesnelerin açık kalmış olabileceğinden, ütü vs. elektrikli aletlerin fişlerinin prizde takılı kalmış olabileceğinden kuşku duyar (Kuşku obsesyonu) ve emin olmak için tekrar tekrar kontrol etme gereksinimi duyar (Kontrol kompulsiyonu). Bu kuşku ve kontroller yaşamın birçok alanında kendini gösterebilirler.

 

3 Cinsel içerikli obsesyonlar

•     Zaman zaman OKB’li hastalarda kendine, yaşına, toplumdaki yerine hiç yakıştıramadığı bir biçimde, cinsel içerikli obsesyonlar bulunur.

 

4 Dini içerikli obsesyonlar

•     Özellikle dini inançları yoğun yaşayan toplum kesimlerinde sık görülen bir obsesyon türüdür. Kişi kendini inanç ve görüşlerine tam karşıt bir biçimde ve çok yoğun sıkıntı yaratacak şekilde dini içerikli takıntılı düşünceleri düşünmek-ten alıkoyamaz.

5 Simetri/düzen obsesyon ve kompulsiyonları

•     Simetri gereksinimi ve düzen takıntıları da sık görülen belirtilerdendir. Kişinin tüm yaşamında simetri gereksinimi ve düzenlilik hakimdir.

6 Dokunma kompulsiyonları

Zaman zaman bazı OKB’li hastalar bazı davranışları yapmadan önce kendilerince önemsedikleri bir eşyaya dokunma gereksinimi duyarlar

7 Sayma kompulsiyonları

•     Bazı OKB’li hastalar herhangi bir günlük aktiviteyi belirli bir sayıya kadar saymadan yaparsa işinin rast gitmeyeceğini düşünerek sayma davranışında bulunurlar.

 

OKB NE KADAR SIKLIKTA GÖRÜLÜR?

•     OKB önceleri nadir olarak görülen bir hastalık olarak kabul edilmesine karşın son yıllarda yapılan araştırmalarda hiç de nadir olmadığı belirlenmiştir. Büyük toplum kesimlerinde yapılan araştırmalarda OKB’nin her 100 kişiden 2-3’ünde görüldüğü saptanmıştır.

 

8 Biriktirme ve saklama kompulsiyonları

•     Sık görülen kompulsiyon türüdür. Kişi “ileride gerekli olabilir” şeklinde bir düşünce ile gerekli olmayacak eşyaları bile biriktirebilir / saklayabilir.

 

9 Batıl itikatlar, uğurlu, uğursuz sayılar ve renkler

•     Çoğu kişinin kültürel özelliklerinin bir parçası olarak bazı inanışları, davranışları, uğurlu ya da uğursuz saydığı sayı ve renkleri olabilir. Merdiven altından geçmemek, çocukların üstünden atlayıp geçmemek, evden sağ ayakla çıkmak, yatağın sol tarafından kalkmamak gibi.

•     Bu tür inanışlar günlük yaşam aktivitelerini engelleyecek ya da günlük işlevlerimizi kısıtlayacak kadar sık ve yoğun ise o zaman hastalık düzeyinde değerlendirilebilir.

 

Obsesif Kompülsif Bozuklukta Bilişsel Davranışçı Tedavi

OKB için diğer yerleşmiş tedavi temel esası kişinin kaçındığı şeylere belli sürelerle maruz kalması ve daha sonra tekrarlama davranışlarını gerçekleştirmemesi esasına dayalı olan maruz kalma tepkiyi önleme (exposure-response prevention) terapisi adı da verilen bir tür bilişsel-davranışçı terapidir. Bilişsel davranışçı terapi ruhsal rahatsızlıkların ortaya çıkmasında etkili olan hatalı öğrenme, davranış ve inançları değiştirmeye dayalı bir psikoterapi türüdür. Bu tedavi şekli de farklı ülkelerdeki çeşitli merkezlerde ayrıntılı olarak çalışılmış ve obsesif kompülsif bozukluk tedavisinde çok yararlı bulunmuştur. İlaç tedavisinden Bilişsel Davranışçı Tedavinin (BDT) ayrıldığı en önemli nokta rahatsız bireyin de önemli ölçüde katılımını ve seanslar dışında çalışmalar yapmasını gerektirdiğinden daha zahmetli olmasıdır. Bu psikoterapi sürecinde bireyin terapistle olan görüşmelere katılmanın yanı sıra ev ödevi adı verilen uygulamaları yapması gerekir. İlaç tedavisinden üstünlüğü elde edilen düzelmenin daha yüksek oranda ve kalıcı olmasıdır.

BDT nin başarı şansını belirleyen en önemli etken hastanın bu konudaki isteğidir. Obsesyonlar ve kompülsiyonlar güçlü ve kalıcı belirtilerdir, güçlü tekniklerle ve karalılıkla yenilebilirler, yarım gönülle bu tekniklerin uygulanması olanaksızdır. Eğer kişi yapılandırılmış bir BDT programını düzenli biçimde ve herhangi bir taviz vermeden uygularsa zamanla düzelmesi olanaklıdır.

 

Dikkat - Online danışmanlık hizmeti, herkese uygun bir hizmet değildir.
İntihar veya kendine zarar vermek gibi düşüncelere sahipseniz, sitedeki hizmetler size uygun olmayabilir.
Bu durumdaysanız aşağıdaki yardım numaraları ile iletişime geçmenizi tavsiye ederiz.

Acil Yardım Hattı: 112, Polis İmdat Hattı: 155, Aile İçi Yardım Hattı: 183, Uyuşturucu İle Mücadele Yardım Hattı: 191