30 Eylül 2023
Yas Nedir?
Yas, bireyin sevdiği bir kimsenin veya bir nesnenin kaybından sonra yaşadığı duygusal ve davranışsal süreçlerin bütünüdür (Ürer, 2017). Yas kavramını ilk kez Freud, “Mourning and Melancholia” makalesinde tanımlanmıştır.
Yas Süreçleri
Yas süreci, bireylerin hayatlarının her alanını etkileyen zorlu bir süreçtir. Yas sürecinde bireysel farklılıklar olmakla beraber, ortak olarak görülen bedensel, bilişsel, duygusal ve davranışsal olarak 4 alanda incelenen tepkiler genelde altı ile yirmi dört ay kadar sürer. Tablo-1’de ortak yas tepkileri gösterilmiştir.
(Bildik, 2013).
Yas Süreçlerinin İşlevleri
Yas tutan bireylerin geçirdiği süreçler Worden tarafından Yas Görevleri Modelinde ele alınmıştır. Modele göre yas sürecinin dört görevi bulunmaktadır.
1. Kaybın gerçekliğini kabul edebilmek: Bireylerin kaybedilen kişinin artık geri dönmeyeceğini kabul ettiği süreçtir. Bu evrede geri dönülmezlik, sona erme bilişsel olarak kavranır. Durumu içselleştirme ve duygusal kabullenme ise zaman alan bir süreçtir.
2. Yasla birlikte oluşan duyguları ifade edebilmek, yaşanan acı üzerine çalışmak: Kayıp sonucunda oluşan acı duygusal ve fiziksel süreçleri beraberinde getirir. Bireyin bastırdığı, yaşamasını engelleyen her şey sürecin uzamasına sebep olur. Bedensel belirtilerle beraber kendini göstererek yaşam kalitesinin bozulmasına sebep olur.
3. Kaybedilen bireyin olmadığı bir çevreye uyum sağlayabilmek: Birey kaybettiği bireyin hayatındaki rolü, yokluğunun ona yaşatacağı zorluklar üzerinde düşünür. Bu durumun kendi benlik kaygısının üzerinde yaratacağı değişikliklere uyum sağlayabilmesi gerekir. Bu durumda birey değişiklikleri anlamlandırıp hayatına devam edebilir ya da anlamlandıramadığı ikileme mahkûm olmak zorunda kalabilmektedir.
4. Kaybedilen bireyle ilişkilerini duygusal anlamda düzenlemek ve hayatına devam edebilmek: Bu süreçte bireyin kaybettiği kişiyle ilgili anılarını, duygu ve düşüncelerini uygun alanlara yerleştirip yaşamına devam edebilmesi esastır. Yas sürecinin tamamlanmasında en zorlu geçen süreçtir diyebiliriz (Burcu ve ark., 2016).
Yas aşamalarını sağlıklı şekilde tamamlayamayan, herhangi bir engelle karşılaşan bireylerin yas süreci ‘patolojik yas’ ile sonuçlanabilir. Patolojik (komplike) yas kavramı, bireyleri zihinsel olarak aşırı derecede meşgul eder. Bireyler yas aşamalarında takılı kalır, bu durum sürekli yas haline dönüşür. Kaybedilen kişiyle çözüme kavuşturulamamış sorunların olması, yas tutmayı zorlaştıran dış faktörler, geçmişte çözüme kavuşturulamamış başka bir kayıp yaşamak ise bireyi patolojik yas ihtimaline yakınlaştırmadır.
Yas tepkilerini ve süreci etkileyen faktörler
Kaybedilen kişinin hayatımızdaki yeri, ne kadar yakın ilişki içerisinde bulunmuş olduğumuz önemlidir. Kaybedilen bireyle olan ikili ilişkilerdir diyebiliriz. Çözülememiş sorunlu bir ilişki varsa, suçluluk duygusu yas sürecini zor geçirmesine ve sağlıklı bir şekilde sonlandıramamasına sebep olabilmektedir. Aksine kaybedilen kişi birey için dayanak noktası, güven verici biri ise kayıp sonrasında çaresiz, savunmasız, yalnız hissedebilir. Bu durum bireysel özelliklerle, psikolojik sağlamlıkla doğrudan ilişkilidir.
Kişinin yas sürecini etkileyen bir diğer önemli faktör ise ölümün biçimidir. Doğal afet, kaza, intihar, öldürülme gibi ölüm biçimleri farklı tepkiler oluşturabilir. Beklemedik bir kayıp, kayıp öncesi geçirilen bir hastane süreci bireyde farklı kayıp tepkileri oluşturabilir.
Yas sürecinde çevresel ve ekonomik faktörler de doğrudan etkilidir. Bireyin psikolojik destek alabilme gücü, çevresinin süreç boyunca gösterdiği tavır yasın daha uzun sürmesinde ya da patolojik yasa dönüşmesine sebep olabilir (Zara, 2011)
Yas tutan bireylere karşı yaklaşımımız
Bireylerin duygularını açık şekilde ifade etmesi sağlanmalıdır, üstü kapanmadan hissettiği şeyleri paylaşması istenmelidir. Hayatıyla ilgili planlar, kariyer planları, gelecekle ilgili düşüncelerinin ifade edilmesi sağlanmalıdır. Süreç için kritik bir yıl boyunca özellikle destek sağlanmalıdır (Bildik, 2013).
Kişinin özelliklerine göre farklılık göstermekle beraber yas süreci geçirmek bizim için oldukça zordur. Yas sürecini olabildiğince kolay atlatmak için destek almak çok önemlidir. Çevremizde yas süreci geçirmiş veya geçirmekte olan bireylere karşı anlayışlı olmak, duyarlı davranmak da oldukça önemlidir diyebiliriz. Yas süreci kabul ederek süreci anlamaya ve yönlendirmeye çalışmak çok önemlidir, görmezden gelerek veya bastırarak yaşanan süreçler sonrasında daha büyük hasarlar meydana getirebilir
Kaynak
Bildik, T. (2013). Ölüm, kayıp, yas ve patolojik yas. Ege Tıp Dergisi, 52(4), 223-229.
Burcu, B., Rıfat, S. İ., Kaplan, B., Cankorur, V. Ş., & Çevik, A. (2016). Psikoz sanılan patolojik yas: Olgu sunumu. Kriz Dergisi, 22(1), 13-19
Zara, A. (2011). Kayıplar, yas tepkileri ve yas süreci. Yaşadıkça, 73-90.
Emre, Ü. (2017). Çocuklarda ölüm ve yas üzerine bir inceleme. Dini Araştırmalar, 20(52 (15-12-2017)), 131-140.
Bildik, T. (2013). Ölüm, kayıp, yas ve patolojik yas. Ege Tıp Dergisi, 52(4), 223-229.
Dikkat - Online danışmanlık hizmeti, herkese uygun bir hizmet değildir.
İntihar veya kendine zarar vermek gibi düşüncelere sahipseniz, sitedeki hizmetler size uygun olmayabilir.
Bu durumdaysanız aşağıdaki yardım numaraları ile iletişime geçmenizi tavsiye ederiz.
Acil Yardım Hattı: 112, Polis İmdat Hattı: 155, Aile İçi Yardım Hattı: 183, Uyuşturucu İle Mücadele Yardım Hattı: 191